Değerli Velilerimiz; değişen ve gelişen dünya ile birlikte teknoloji hayatımızın her alanında var.  Her geçen gün gelişen teknoloji dünyası bizi sanal dünyaya bir adım daha yaklaştırıyor. Teknolojinin hem yararlı hem de zararlı nitelikleri olduğunu biliyoruz. Çocukların üzerinde de olumlu ve olumsuz etkilerini görmekteyiz. Uzun süre ekran karşısında hareketsiz kalan çocuklarda fiziksel hareketlerin azlığı ve aşırı yeme sonucu obezite gelişebildiği, tablet bilgisayar kullanımında metinlerin büyütülmüş yazı tipi ile gösterilmesinin, özellikle çocuklarda düşük görme düzeyine neden olabileceği yapılan araştırmalar tarafından desteklenmektedir. Çocukların sosyal, duygusal, psikolojik, zihinsel ve fiziksel gelişimlerini pek çok açıdan etkileyebilecek olan ve bu konuda ebeveynlerin çocukların dijital dünyasında iyi birer rehber olabilmesi, teknolojinin doğru kullanım tarzlarını çocuklarına aşılayabilmeleri için sahip olmaları gereken özellikler “dijital ebeveynlik” kavramını doğurmuştur. Çocukların dijital dünyanın olumsuz etkilerinden korunabilmeleri için ebeveynlerin onlara rehberlik edip bazı sınırlandırmaları getirmeleri gerekmektedir.

Bağımlılık ve Oyun

Çocuklar ve teknolojiyi birlikte düşündüğümüzde aklımıza ilk gelen kavramlardan biri internet ve oyun bağımlılığıdır. Sağlıklı bir zihinsel gelişime sahip olan her çocuk tablete ve telefonlara düşkün olacaktır. Bu normal bir durumdur. Ancak düşkün olmakla bağımlı olmak arasında ciddi bir fark vardır. İnternet bağımlılığı; interneti aşırı kullanma isteğine karşı koyulamaması, ekran başında saatler geçirilmesi, internetten yoksun kalındığında aşırı öfke ve hareketlilik hali bu durumlara bağlı olarak günlük hayatın etkilenmesidir. İnternet bağımlılığına bağlı olarak da oyun bağımlılığı gelişmektedir. 

Yapılan araştırmalarla internet bağımlılığı 8 başlık altında özetlenmiştir. Tanımlanmış 8 maddeden 5 tanesine uyan kişinin bağımlı olarak değerlendirilebileceği sonucuna varılmıştır.

  1. İnternetle ilgili aşırı zihinsel uğraş (İnternette olmadığı zamanlarda bile interneti düşünmek, internette yapacaklarının hayalini kurmak vb.)
  2. İnternete duyulan ihtiyacın her geçen gün artması
  3. İnternet kullanımını kontrol etmeye, azaltmaya ya da tamamen bırakmaya yönelik başarısız girişimlerin olması
  4. İnternet kullanımının azaltılması ya da tamamen kesilmesi durumunda huzursuzluk ve kızgınlık hissedilmesi
  5. Planlanandan daha uzun süre internette kalmak
  6. Aşırı internet kullanımı nedeniyle aile, okul, arkadaş çevresiyle problemler yaşama, ders başarısında düşüşler
  7. İnternette geçirilen süre konusunda yalan söylemek
  8. İnterneti sorunlardan kaçmak veya olumsuz duygulardan uzaklaşmak için kullanmak

Çocuğunuzun genel durumunu düşünün. Eğer 8 maddeden 5 tanesi varsa önlem almanın vakti gelmiş demektir.

Psikologlara oyun bağımlılığı ile giden birçok aile, birkaç görüşme sonrasında aslında problemin temelinde aile içi iletişimsizlik, zayıf sosyal ilişkiler veya dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu gibi farklı sebepler olduğunu görmüşlerdir. Çocuğunuzun hayatındaki boşlukları tespit eder ve bu boşlukların kapanmasını sağlayabilirseniz mesele kendiliğinden çözülecektir.

Çocuklar İçin Güvenli İnternet Alanı Nasıl Oluşturulur?

  1. Ücretsiz oyun ve uygulamalara dikkat edin. Çocuğunuzun indirdiği oyunların lütfen yaş kısıtlamalarını kontrol ediniz.

Teknolojiyi tamamen yasaklamak mümkün değildir ancak kullanabileceği alanlar ve zamanlar belirlenmeli, süre ve kullanım şekline göre yaşa uygun şekilde kısıtlanmalıdır. Kısıtlamalardan daha da önemlisi ise çocuğunuzu sevmeniz ve ona değerli olduğunu hissettirmenizdir. Ailesi tarafından değer görmediğini ve sevilmediğini düşünen çocuk bu ihtiyacını ekranla gidermeye çalışabilir. 

Çocuğunuzun yaşına uygun değilse oyunları indirmeyiniz. Ücretsiz oyunların içeriğine otomatik reklamlar ekleniyor ve reklamlardan para kazanılıyor. Bu oyunlarda uygunsuz reklamlar çocukların karşısına çıkabiliyor. Çocuğunuz reklama tıkladığında farklı sayfalara yönlendirilebilir. Reklamlar konusunda çocukları bilgilendirmeli ve reklamlara tıklanmaması gerektiği konusunda konuşulması faydalı olacaktır.

  1. Çocuğunuzun şiddet içerikli oyunlar oynamadığından emin olun.

Şiddet içerikli oyunlar oynanması çocukları şiddete karşı duyarsızlaştırır ve şiddeti taklit etmek için cesaret verir. Çocuk dünyayı korku ve şiddet içeren bir yer olarak görmeye başlayabilir ve problem çözme noktasında da şiddeti gözünde normalleştirir. Çocukların oynadıkları oyunlarda şiddet öğelerinin olup olmadığı mutlaka kontrol edilmelidir.

  1. Online iletişim imkânı sunan uygulamalara dikkat edin.

Özellikle online sohbet imkanı sunan oyunların bir çoğunda sohbet filtreleri yok ve uygunsuz bir kelime yazıldığında silinmiyor. Çocuğun orada nasıl bir sohbetle karışacağını ve kiminle konuşacağını bilemeyiz. O yüzden olabildiğince seçeceği oyunlarda sohbet uygulamasının olmamasına dikkat etmemiz faydalı olacaktır. 

  1. 13 yaşının altındaki çocukların sosyal medya hesabı olması uygun değildir.

Sosyal medyada birçok uygunsuz hesap ve içerik var. Çocuğunuzun 13 yaşın altındayken bir sosyal medya hesabının olması sakıncalıdır. Sizin hesabınızdan da olsa instagram, facebook erişimi olmamalıdır.

  1. Çocuğunuzun canının sıkılmasına izin verin.

Çocuklar canları sıkıldığı anlarda videolara ve oyunlara ilgi gösterip kendilerini o şekilde oyalayabiliyorlar. Çocukların canlarının sıkılması aslında kötü bir şey değil. Hayal güçlerini kullanıp yeni şeyler üretmek, can sıkıntılarını giderecek bir şeyler bulmak için büyük bir fırsat. Bırakalım çocukların biraz da canları sıkılsın, sadece otursun ve düşünsünler.

  1. Yasaklamayın; sınırları birlikte çizin.

Neleri izleyebileceğini, hangi oyunları oynayabileceğini, ne kadar süre oynayabileceğinin sınırlarını çizin ve bunu yasaklayıcı bir dille yapmayınız. Sınırların neden olması gerektiğiyle ilgili çocuğunuzla açıkça konuşun.

  1. Çocuğunuzla daima iletişim halinde olun.

Bahçeye veya sokağa çıkıp oyun oynamak yerine telefonda oyun oynamayı tercih eden çocuklar tehlike sinyalleri vermeye başlamış demektir. Teknolojiye çok fazla alışan çocukların yüz yüze iletişim kurmak, konuşmak, tepki vermek zor gelmeye başlar ve donuklaşabilirler. Tepki vermeleri gereken durumlarda dengelerini kaybedebilirler. Aynı zamanda televizyonun çok seyredildiği evlerde büyüyen çocukların dil gelişimi zayıftır. Çünkü ailede iletişim yoktur. İletişim olması için diyalog gereklidir. Ekrana fazla maruz kalan çocukların aynı zamanda hayal gücü, problem çözme ve üretkenlik gibi becerileri de zayıftır.

Çocukların iletişim kurma becerilerinin gelişmesi için onlara yapabileceğimiz en büyük iyilik bol bol sohbet etmek ve kitap okumasını sağlamak. Anne babasının kitaplarla iç içe olduğunu gören çocuklar kitap okumayı model olarak öğrenirler. Çocuk haftada birkaç kez anne ve babasının telefonlarını bir köşeye kaldırıp kitap okuduğunu görerek büyüsün. Bunun için belirli günleri belirleyip 20 dakika bile olsa bu zamanı ailecek kitap okumaya ayırın.

  1. Video paylaşım sitelerinde özellikle en çok kullanılan YOUTUBE uygulamasında tükettiği içeriklere dikkat edin.

Youtuber’lık artık yeni bir meslek oldu. Çocukların ilgisini çeken videolar hazırlayan bir sürü kişi var ve çocuklar ekrandaki kişinin yaptığı her şeyi doğru ve güzel olarak algılıyor. Videolarda duydukları argo kelimeleri ve küfürleri çocuklar bir süre sonra normal görmeye başlıyorlar ve kullanıyorlar.

Çocuğunuzun en çok izlediği içerikler youtube uygulamasına girdiğinizde öneri olarak karşınıza çıkacaktır. Youtube geçmişinde kimleri izliyor? Hangi tür içeriklerden hoşlanıyor? Sizler de kaliteli içerikler üreten kişilere abone olarak öneriler kısmında çocuğunuzun karşısına onların çıkmasını sağlayabilirsiniz. Youtube’un güvenli kullanılabilmesi için çocuğunuza ne izlediğini sorun ve yanına oturup birlikte izleyin. Birlikte izleme imkanınınız yoksa bile en azından sesin sizin duyabileceği seviyede olmasını sağlayın. Bunu yapmaya da imkanınız yoksa günlük olarak mutlaka izleme geçmişinden çocuğunuzun hangi içerikleri izlediğini kontrol etmelisiniz. Çocukları birçok şeyi izledikleri videolardan öğreniyorlar ve onları bu dünyada kesinlikle tek başlarına bırakmamalısınız. Eğer izleme geçmişinde hoşunuza gitmeyen şeyler varsa çocuğunuza kızmak yerine daha dikkatli olun, gözetiminizi sıklaştırın ve yalnız başına telefon, tabletle vakit geçirmesine izin vermeyin.

  1. Ebeveyn filtresi ve güvenlik yazılımlarıyla çocuğunuzun dijital dünyada karşılaşabileceği zararlı içerikleri engelleyin.

Ebeveyn filtresi ve güvenlik yazılımları sayesinde çocuğunuzun internette geçireceği süreyi belirleyebilir, bağlandığı siteleri takip edebilir ve neler yaptığını öğrenebilirsiniz. Karşılaşabileceği olası uygunsuz ve zararlı içerikleri engellemiş olursunuz.

  1. Çocuğunuza rol model olduğunuzu unutmayın.

Çocukların ebeveynlerini rol model aldığını unutmamalı ve çocuğumuzdan beklentilerimizi önce bizler kendimiz karşılayabilmeliyiz. Eğer bizler çocuğumuzun gözü önünde saatlerce telefonda vakit geçiriyorsak çocuğumuza ekran süresi kuralı getirmekte zorlanabiliriz.

Değerli Velilerimiz;  çocuklarımız da hatalar yapacak ve o hatalarla doğruları öğrenecekler. Hata yaptıklarında bunu nasıl yaparsın, sana inanamıyorum gibi tepkiler vermek yerine önce onu dinleyin, ne olursa olsun size anlatması için ona fırsat verin. Yargılandığını ve eleştirileceğini düşünen çocuklar korkarlar ve bir hata yaptıklarında ebeveynlerinin onun yanında olmayacağını düşünürler. Onları koşulsuz sevdiğinizi, hatalarıyla da onları kabul edeceğinizi çocuklarınıza hissettirin. Anlaşıldığını hisseden çocuklar ebeveynlerine karşı daha açık olurlar ve ebeveynler de çocuklarla güçlü bir iletişim kurarak onları daha sağlıklı bir şekilde takip edebilirler. 

Bursa Özel Osmangazi Okulları

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Destek Hattı